Bilemem Mızıkacıları
- varveann
- 3 Kas 2020
- 2 dakikada okunur
Uyanamıyorum.
Bin yıllık buhranımın temelini dönüp sanki son 8 ayda atmış gibiyim. Bi yerlerde biri beni replaye alıp unutmuş gibi, götüme bi beyaz ok girecek diye korkuyorum. Hayatın hepimizden alıp götürdüklerine çok kızgınım. Coğrafya kaderdi ama bu coğrafya kabustu - evet amınakoyum terketmicem -. Metin abinin bahsettiği o saçaktaki güvercini fark etmekten hoşlanmıyorum artık. Markette manav reyonunu çok hızlı geçiyorum, yaşını hesaplayamayacağım yaşta adamların defalarca muz muayene etmesine katlanamıyorum. Muza verilen paraya acımamaya kendini ikna etmesine, elmanın da meyve oluşuna ama bu amınakodumun yerinde insanın canının bazen de muz çekmesine dayanamıyorum.
Bu ülkede muz seçmek bile politiktir.
Elimden her şeyim alınmış gibi hissediyorum, yanlış. Elimden her şeyim alınmış gibi kanıyorum. Her zamankinden çok aynaya bakıyorum ve kendime kendimin var olduğunu ispat etmeye çalışıyorum. Omuzlarımla boynumun birleştiği yerde hep müthiş bir acı hissediyorum çünkü tacizci bi patronun kaba elleriyle oradan oraya sürüklendiğim için öfkeleniyor, eve dönüşlerde çorabımı daha bi hırsla çıkartıyorum. Son cümlenin sadece gibisiyim, gerçeğini hayal ettiğimde bile ürperiyorum. Bu ülkedeki herkesin en sonunda kan revan içinde sığındığı o kepaze teselliyi cılız bi sesle içime fısıldıyorum "hep bu kadar çoktu, sadece biz duymuyorduk" . Perşembeleri marketlerden aktüel ürün kovalayan orta sınıftan alınacak bir şey kalmadığında duyu organlarına saldırılacağını çok iyi biliyorum ve hala görebiliyorken çok fazla görmek istiyorum. Kulaklarımdan akıyorum.
"Nerede yangın varsa biz oradayız, yakıp yıkılan her yer bizimdir " cümlesini 8 martta bi çarşafa yazdığım için utanmasam kendime tokat atmak istiyorum. Ben onu oraya yazdıktan sonra katledilen herkesin bi yerlerde bana götüyle gülüp yüzüme tükürdüğünü adım gibi biliyorum.
Tüm bunları yarım akıllı 22 yaşında bi kadın olarak yazıyorum.
Artık çok bol kıyafetler giyiyorum. Saçlarımın açık halini çok daha az görüyorum, hiç makyaj yapmadığım için cildimin iyileşmesine gerekenden çok umut bağlıyorum.
Sokakları, insanları, kağıt kahve bardaklarını, deodorant sıkmayı unutmayı ve seni çok özlüyorum.
Çok özlediğim yerlere döndüğümde katilleri sıvazlayanların diktiği maktül anıtlarını görüyorum.
Eylül,2020. Cerenin anıtının başında hırsımdan ayaklarımı yere vurarak ve mısırcıyla göz göze gelmemeye çalışarak ağladım.
Ceren'e, Ali'ye, Pınar'a , Emre'ye , Ayşe'ye, Duygu'ya , Umut'a ve daha -allah kahretsin ki kitaptan kalın bi "daha" - nicelerine utanmadan kanat takmanızı kaldıramıyorum. Her şeyi romantize ettiğiniz güvenli alanlarınızda göbeğinizi kaşıyarak ve mütemadiyen kiracılarınızdan kirayı elden vermelerini isteyerek vatanpervercilik oynamanızdan tiksiniyorum. Kuduruş berktuğrulun sesini biraz daha açın, arkanıza yaslanın ve takım elbiselilerden beklemeye götünüzün yemediği hassasiyeti mankenlerden bekleyin.
CADILAR BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
Arabesk bi porno bu. Fazıl abim, öpüyorum.
Yorumlar